36 research outputs found

    The Eye in Bone Marrow Transplantation

    No full text

    YÜKSEK DENETİM KURUMLARININ BAĞIMSIZLIĞI VE TARAFSIZLIĞI

    No full text
    Yüksek Denetim Kurumları (YDK'lar), kamu gelirlerinin ve harcamalarının denetiminden sorumlu ulusal kuruluşlardır. Kamu yönetiminde performansın iyileştirilmesinde, hesap verebilirliğin sağlanmasında, şeffaflığın arttırılmasında, israf ve verimsizlikle mücadelede, yolsuzlukların ortadan kaldırılmasında, kamu güveninin temininde ve güvenilirliğin tesis edilmesinde ve kamu kaynaklarının değer ve fayda yaratacak şekilde kullanılmasında YDK’lar çok önemli görev ve fonksiyonlara sahiptirler. Bu kurumlar ancak hükümetten ve siyasi otoriteden bağımsız olmaları ve dış etkilere karşı korunmaları durumunda görevlerini etkin bir şekilde yerine getirebilirler. YDK’lar görev ve fonksiyonlarını yerine getirebilmek için mutlaka bağımsızlık ve tarafsızlık ilkeleri dahilinde çalışmalıdırlar. Bu itibarla, YDK’ların iç ve dış bağımsızlığının, operasyonel ve fonksiyonel bağımsızlığının anayasal ve yasal düzeyde güvence altına alınması fevkalade önem taşımaktadır. Bu çalışma, kapsamlı bir literatür taramasına dayalı akademik bir araştırmadır. Uluslararası iyi yönetim ve iyi denetim ilkelerini özetlemekte ve dünyada YDK’ların bağımsızlık yönünden ne durumda olduğuna dair betimleyici ve aynı zamanda eleştirel bir analiz çerçevesi ortaya koymayı amaçlamaktadır. Anılan çerçeve, bu çalışmaya özgü olarak geliştirilen kavramsal modellerle de desteklenmektedir. Çalışma sonucunda, YDK başkan ve üyelerinin seçim ve atanmasına dair kuralların mutlaka gözden geçirilmesi gerektiği vurgulanmaktadır.Supreme Audit Institutions (SAIs) are national institutions responsible for auditing public revenues and expenditures. SAIs have very important duties and functions in improving performance in public administration, ensuring accountability, increasing transparency, combating waste and inefficiency, eliminating corruption, ensuring public trust and establishing reliability, and using public resources in a way that creates value and benefit. These institutions can only effectively fulfill their duties if they are independent from the government and political authority and protected against external influences. In order to fulfill their duties and functions, SAIs must work within the principles of independence and impartiality. In this respect, it is of utmost importance that the internal and external independence, operational and functional independence of SAIs are secured at constitutional and legal levels. The present study is an academic investigation based on an extensive literature review. It summarises the principles of international good governance and of good auditing, and it sets out to provide a descriptive and critical analysis framework regarding the status of SAIs in the world in terms of independence. This framework is also informed by conceptual models developed specifically for this study. As a result of the study, it is emphasized that the rules regarding the election and appointment of the president and members of the SAI must be reviewed

    Arazi Tekelini Sınırlama ve Arazi Rantlarını Vergilendirme Üzerine Henry George’un Tek Vergi Önerisi

    No full text
    Bu çalışma 19. yüzyılda yaşamış önemli iktisat filozoflarından biri olan Henry George'un arazi tekeli ve bundan doğan rantın vergilendirilmesine dair görüşlerini incelemeyi amaçlamaktadır. Henry George 1879 yılında İlerleme ve Yoksulluk adlı eserini yayınlamıştır. Henry George arazi tekelinin zenginlerle yoksulluk arasındaki dengesizliğin nasıl bir piramit toplumu yarattığını inceleyerek toplumdaki yoksulluğu ve eşitsizliği çözmek için “tek vergi” olarak bilinen bir rant vergisi önermiştir. Henry George’un ana gayesi mülkiyet hakkını ihlal etmeksizin arazinin değeri ve ayrıca arazinin değerlenmesinden ortaya çıkacak olan rantı vergilendirmektir. George tüm devlet gelirinin arazinin tam kira değeri ve o değerdeki artış (rant) üzerinden alınacak bir vergi üzerinden sağlanabileceği görüşünü savunmuştur. Henry George’un bu görüşleri birçok bilim insanı ve düşünür tarafından takdirle karşılanmış ve desteklenmiştir. Öte yandan Henry George’un İlerleme ve Yoksulluk kitabındaki fikirlerine ve spesifik olarak da tek vergi önerisine olumsuz bakan düşünür ve yazarların da bulunduğu göz ardı edilmemelidir. Henry George'un yazılarından ilham alan akım Georgizm olarak bilinmektedir. Georgizm John Locke’un mülkiyet hakları felsefesini esas alan; insanların kendi emeklerini ortaya koyarak ürettikleri değere sahip olmaları gerektiğini savunan bir liberal felsefedir. Henry George’un fikirlerinin temelinde başta John Locke ve Adam Smith’in özgürlükçü fikirleri hakimdir.This paper aims to explore the views of Henry George, the famous economic philosopher of the 19th century, on single tax idea. Henry George published Progress and Poverty (1879), in which he argued how land ownership and land monopoly create a pyramid society, whereby the rich to live off the poor. He proposed a single land tax to solve the poverty and inequality in the society. According to him all government revenues should be derived from a tax equivalent to the full rental value of land. These views of Henry George were appreciated and supported by many scientists and philosophers. On the other hand, it should not be ignored that there are also writers who did not support Henry George's single tax proposed in his Progress and Poverty. The movement inspired by Henry George’s writings came to be known as Georgism. The movement of Georgism, which is based on John Locke's philosophy of property rights, is a liberal philosophy that argues that people should have the value they produce by putting forth their own labor. Henry George's ideas are based primarily on the libertarian ideas of John Locke and Adam Smith
    corecore